Kuşlar sabahı bensiz çağırana dek hayattan hep beklediğim birşeyler mi olacak?
Hayatta bekleyecek hep birşeyler olmuştur. Kendimden örnek vermem gerekirse, hayatta hep bir bekleyiş içerisinde bulmuşumdur kendimi. Önce okul sıraları sınav sonuçlarını bekle, sonra yaptıgın onlarca iş ilanından haber gelmesini, sora o mühim kişiden bekle bekle ki anlasın seni. Nereye kadar sürecek ki bu bekleyiş? Kim bilmiş ki ben bileyim dersin. Nir çırpınıştır, bir debeleniş. Dünyanın kaderi bekleyiş üzerine kurulurdur. Savaş sonucunu bekler insanlık, yeni doğacak çocuğunu bekler, okuldan çocuğunun evine gelişini bekler. Kimi girdiği ihalenin sonucunu bekler durur. En önemlisi beklediğin şeylerin değip değmediği, sonucun seni ne kadar etkilediği. Ben müthiş derece etki insanıyım. Etki tepkiyi beklemeden kendimi bi bekleyişte buluveririm. Ben bekleyen taraf olmamalıyım. İsyan içinde bulmamalıyım kendimi diye defalarca sormuşumdur.
En güzel yanı bu bekleyiş süresinde, belki biraz mazoşisçe olacak ama, sonucun bilinmemesidir. Ne tuhaf tır ama; güzel değil midir? Sonuç yok. Netlik yok. Hiçbir şey bilmiyosun. Ne olacak hakkında, hiçbir belirti yok. Ama sen beklemeye devam edersin. Bakarsın saatler aksın geçsin, zaman geçşin, ilerlesin herşey. Hele ki tezcanlıysan, eyvahlar olsun sana. İşte bu sana belki de tanrıdan gelmiş olan ve yaşayacağın sınavın ta kendisidir. Birden kendini o sınavla boğuşurken bulursun.
Herşey senin için. Yaşamak sınavın ta kendisi değilmi derler ya. Ne klişe bir laftır. Hep gülesin gelir bu lafa. Nedir yani? Bu mu şimdi yaşanacak olanlar. Ne geçmez zamanmış diye. Bir bir önüne film şeridi gibi akıp geçsin istersin. Aksın da sen önünü doğru dürüst gör. Gör ki beklemeye değecek mi? Beklemeye değsin ya da değmesin. Yaşaman, yaşayacak olman, herşey de bekleyiş sürecinin bir anahtarı değil mi? Kilit de sensin, anahtar da, ister elinde tutarsın, ister anahtarla doğru kapıyı açarsın. Zamanla herşeyi bir bir görür.
Beklemek bekleyiş güzeldir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder