12 Ağustos 2013 Pazartesi

Kaos bilmecesi




KAOS BİLMECESİ

Hayatın ya içindesin ya dışındasın gerçeği kasounda mısın , yoksa kendini rüzgara bırakabilenlerden misin?
İşte insanoğlu sadece ikiye ayrılır aslında: İlki kendini oldum olası tatmin edemez, hep bir savaş, hep bir çekişmece içinde, diğer grup insanlar ise çoktan yaşam sırrını çözmüş bir  ermiş misali, öylesine huzurlu, öylesine sakin bir hayat sürerler ki.

Şimdi bir de olaya şu açıdan bakmak lazım: Neresindesin hayatın, maddiyat mi seni yönetiyor, yoksa maneviyat mı?

Yaşamın kıyısından mı geçiyorsun, yoksa dalgalarla boğuşurken , hiç yaralanmadan mı çıkıveriyorsun  kıyıya dimdik. Asıl yaşam  zevki: dalgalarla verdiğin mücadelede kendine ne kattığındadır. İlla bir maddiyat, illa bir çıkar aramadan  hayatta, sana verebildiği huzuru bulabilmektir. Bazen, hatta çoğu zaman, hayal kırıklıkları, zorluklar, verilen mücadeleler seni, bir çok şeyden yıldırmaya soğutmaya çalışacaktır. Ama işte tam da burda önemli olan, verdiğin ve ya verecek olduğun savaşta, yeniden dimdik, hem de daha da güçlü olarak ayağa kalkabilmektir.

Bazı anlar gelir ki tam pes ettim dersin, yok bir daha denemeye gücüm kalmadı, ama pes etmek midir, kolay olan, yoksa devam edebilmek midir?

Dalgalar da rüzgar da biz şekil verebildiğimiz sürece bize zarar verebilir. İnsan olarak aslında öyle güçlü bir makinayız ki. Kimse akıl sır erdiremez. Herşeyi yapabilecek güce sahip olup, herşeyi bir anda  yok edebilecek de güç içimizdedir tümüyle.

Ayaklar yere sapasağlam bastığı sürece, beyin de peşinden koşar gelir, cesaret alır başını, en ön sıradan gider, bir bakmışsın aslında en zor sandığın  şey, senin için adeta en kolay oyun. En temel taşlar içimizde, baştan yönetecek olan, sırayla taşları sıraya koyup, oyunu en güzel şekilde oynayacak olan da biziz. Yaşayacağımız en basit kasrgada hasar almadan gemiyi kıyıya yanaştıracak olan kaptan da biziz, ona yardım eden miço da, içindeki yolcuları kıyıya taşıyacak olanda. Tüm görevler aslında içimizde sırasıyla dağılmış vaziyettetir. Yeri gelir o işin ustası da olmalı, işçisi de olup, sonra ortaya baş yapıtı çıkaran da. Hatalar olmayacak mı, elbette olacak, olacak ki, herşey daha sağlam olsun. Yapılan bir küçücük hata, sonra dan ortaya çıkabilecek büyük  sorunların çözümleyicisidir. Deneyimlerimizdir hayatımıza şekil veren, biçimlendireni tadıdır, tuzudur. Her ne olursa olsun, sonuçlardan en az hasarda kafamızı çıkarıp da göğe bakabildiğimizde yıldızların aslında hep senin için parladığını farkettiğinde, içindeki huzura kavuşabildiğindir.

Huzuru yakaladın mı, sakın bırakma....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder